Eylem Beyza Deniz | Mersin – İstanbul Hukuk Bürosu

İCRA TAKİBİ NEDİR? İCRA TAKİBİ  NASIL AÇILIR? İCRA TAKİBİNE NASIL İTİRAZ EDİLİR? İCRA TAKİBİNDE SÜREÇ NASIL İLERLER?

İCRA TAKİBİ NEDİR?

İcra takibi, alacaklının borçlusundan tahsil edemediği borcunu, icra müdürlüğü nezdinde devlet gücü ile tahsil etmesidir. Alacaklı herhangi bir sebeple borcunu ifa etmeyen borçlusundan alacağını ancak hukukun belirlediği kurallar çerçevesinde tahsil edebilir. Bu sebepledir ki hukukumuzda ihkak-ı hak  yasaktır yani adli makamlara başvurmadan şahısların bizzat zor ve kuvvet kullanarak haklarını almaları yasaktır.  İşte alacaklıların yasal mevzuatın belirlediği usul ve esaslar çerçevesinde alacaklarını devlet gücü ile tahsil etmek amacıyla başlattığı takibe icra takibi denir.  Bir başka ifade ile alacaklının, borçlusundan tahsil edemediği alacağını devlet yoluyla tahsil etmesidir. İcra takibi ilamlı icra ve ilamsız icra olmak üzere ikiye ayrılır.

Öncelikle aradaki farkı anlamak için ilamlı icra takibine ufaktan değinecek olursak; alacaklının  mahkemeye başvurarak icraya başvuracağı konuya ilişkin mahkeme ilamını alması ve bu ilama dayanarak icra takip yoluna başvurmasıdır. İlamlı icra takibinde kanunda ilam niteliğinde olduğu kabul edilen belgelere dayanılarak da ilamlı takip yapılması mümkündür.

İlamsız icra takibi adından da anlaşılacağı üzere en yalın haliyle herhangi bir mahkeme ilamı olmadan başatılan takibe ilamsız icra takibi denir. Bu icra yoluna başvurmak isteyen alacaklının elinde bir belgenin, ilamın veya alacağı gösterir ve ispat eder nitelikte herhangi bir belgenin olması aranmaz. Ancak borçlu tarafından açılan takibe itiraz edildiği taktir de  ispat için belge sunulması gerekebilir.

İlamsız icra takibi, türlerini 3 başlık altında inceleyecek olursak;

  • Genel haciz yoluyla icra takibi: Uygulamada en sık karşılaşılan icra takip türü genel haciz yoluyla ilamsız icra takibidir. Alacaklının elinde mahkeme ilamı alacağı yoksa, alacağı ipotek ya da rehinle teminat altına alınmamışsa, alacağını temin etmek amacıyla genel haciz yoluyla takip başlatabilir.Genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi yalnızca para ve teminat alacakları için öngörülmüş bir takip yoludur. Bununla birlikte alacaklının alacağı bir kambiyo senedine dayanıyorsa, alacaklı kambiyo senetlerine mahsus takip yoluna başvurabileceği gibi alacağı için genel haciz yoluyla takip de başlatabilir.

 

  • Kambiyo senetlerine özgü icra takibi: Alacaklının kambiyo senetlerine özgü takip yoluna başvurabilmesi için alacağının bir kambiyo senedine bağlanmış olması gerekir. Kambiyo senetleri Türk Ticaret Kanunu'nda sınırlı sayı (numerus calausus) ilkesiyle düzenlenmiş olup, üç Bunlar; Çek, bono, poliçedir. Alacaklı bunlar dışında her hangi bir kıymetli evraka dayanarak bu özel icra takip yoluna başvuramamaktadır.

 

  • Kiralanan taşınmazların ilamsız icra yolu ile tahliyesi: Kural olarak kiralanan bir taşınmazın tahliyesini sağlayabilmek için öncelikle kiracıya genel mahkemelerde tahliye davası açmak gerekir. Davacı bu davasının sonucunda ilamlı icrayla taşınmazın tahliyesini sağlayabilir. Ancak kanun koyucu bazı şartların bulunması halinde kiralayanın doğrudan icra dairesine başvurarak ilamsız icra yoluyla taşınmazın tahliyesine imkân tanınmıştır. Kanunda düzenlenen bu şartlar:

     1-Kira bedelinin ödenmemesi

     2-Kira süresinin bitmesidir.

Genel haciz yoluyla takip yalnızca para ve teminat alacakları için başvurulabilecek bir takip yoludur. Bu takip yoluna ilişkin para ve teminat alacaklarındaki “para”dan kasıt Türk parasıdır. Ancak, alacak yabancı para alacağı ise alacaklı vade veya fiili ödeme tarihindeki döviz kuru üzerinden, bu paranın Türk parasına çevrilerek ödenmesini talep edebilir (İİK m.58/3). Bununla birlikte bu takip yoluna başvurabilmek için alacağın rehinle de temin edilmemiş olması gerekir. Çünkü rehinle temin edilmiş alacaklar için önce rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapma zorunluluğu bulunmaktadır. Bununla birlikte rehin tutarı borcu ödemeye yetmezse, kalan borç tutarı için genel haciz yoluyla takip başlatılabilir.

Genel haciz yoluyla takipte icra takibine itiraz etmek isteyen borçlu ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde icra dairesine itirazını sunması gerekir. İtirazında, takip sebebi borcun borçlusu olmadığı, ya da borcun miktarının veya vadesinin yanlış olduğuna ilişkin iddiaları ileri sürebilir. İtirazının kabulü halinde, icra takibi durur.

Kiralanan taşınmazların ilamsız icra yolu ile tahliyesinde borçlunun, borcun bir kısmına veya tamamına ya da alacaklının takibine karşı  itirazlarını genel haciz yoluyla takipte olduğu gibi ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde sebepleri ile birlikte icra dairesine itiraz edebilir.

Kiralanan taşınmazların ilamsız icra yolu ile tahliyesinde borçlu 7 günlük süresi içinde ödeme emrine itiraz etmezse, 30 gün içerisinde de ödemede bulunmazsa kira alacağı kesinleşir ve alacaklı kiracının mallarına haciz konulmasını icra dairesinden talep edebilir. Ayrıca, kiralayan (alacaklı) ihtar süresinin bitimi tarihinden itibaren 6 ay içinde icra mahkemesinden borçlunun taşınmazdan tahliyesini isteyebilecektir.  Alacaklı hem icra dairesinden haciz, hem de icra mahkemesinden tahliye istemiş olacaktır.

Kambiyo senetlerine mahsus icra takibinde kanun koyucu diğer takip yöntemlerinden farklı bir itiraz süresi ve itiraz yöntemi aramıştır. Bu takip yönteminde ödeme emrine itiraz etmek isteyen borçlunun ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içerisinde dilekçeyle icra mahkemesine başvurması gerekir. Bu itiraz satıştan başka icra takip muamelelerini durdurmaz Kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte ödeme süresi tebliğden itibaren 10 gündür.

İcra takibine itiraz etmek isteyen borçlu ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde (kambiyo senetlerine özgü icra takibinde bu süre 5 gündür) bu itirazını yapmalıdır.Bu süre kesindir,icra memuru itirazın süresinde olup olmadığını re'sen, kendiliğinden inceler.İtiraz süresinin kesin olması kuralının istisnası gecikmiş itirazdır. Kanun koyucu kusuru olmaksızın bir engel sebebiyle süresinde ödeme emrine itiraz edemeyen borçlu için  bu itirazını sonradan yapabilmesi için bir imkan tanımıştır. Buna gecikmiş itiraz denilmektedir. Borçlunun kanuni temsilci bu imkandan yararlanabilmekte iken borçlunun vekili için böyle bir imkan tanınmamıştır.

Gecikmiş itiraz, takibin yapıldığı icra dairesinin bağlı bulunduğu icra mahkemesine, borçlunun haczedilmiş malları paraya çevrilinceye kadar,engelin ortadan kalktığı günden itibaren üç gün içinde yapılmalıdır. Borçlu,hem süresinde itiraz etmesine engel halini hem de itirazını icra mahkemesine bildirir. yapılan inceleme sonucunda borçlunun  itirazının süresinde yapamamış olmasının kendi kusurundan kaynaklanmadığı dilekçe ve eklerinden anlaşılırsa ,mahkeme takibin durdurulmasına karar verebilir. Mahkeme gerekli gördüğü taktirde incelemeyi duruşmalı olarak  ve her türlü delilden yararlanarak yapabilir.

Borçlunun itirazı sonrası duran takibin devamını sağlamak için alacaklıya başvurabileceği 2 yol öngörülmüştür. Alacaklı olduğunu her türlü delil ile ispat edebileceği uyuşmazlığın konusuna göre belirlenecek görevli mahkemede itirazın iptali davası açabilir ya da elinde alacaklı olduğunu gösteren imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senet veya resmî dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belge varsa itirazın kaldırılması davası açabilir. İtirazın kaldırılması davası bakımından yetkili mahkeme icra takibinin yürütüldüğü icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesidir.

Ödeme veya icra emrinin tebliğ edilmesinden sonra itiraz ve şikayet yollarına başvurulmamışsa ya da başvurulsa dahi itirazın iptal edilmesi ve yasal sürelerin geçmesi ile birlikte takip kesinleşir. Takibin kesinleşmesi ile birlikte alacaklı yahut vekili borçlunun mal varlığını icra dairesi vasıtasıyla araştırarak, haciz işlemi uygulayabilir.

İlamsız takip hakkında farklı bir hüküm bulunmadıkça kural olarak borçlunun yerleşim yerinin bulunduğu icra dairesi genel yetkili icra dairesidir. Sözleşmeden kaynaklı para veya teminat alacağı söz konusu ise sözleşmenin ifa yerindeki icra dairesi de yetkilidir.

Genel haciz yolunda alacaklı yetkili icra dairesine başvurarak icra takibi başlatır. Alacaklının takip talebi üzerine icra dairesi borçluya bir ödeme emri düzenleyip gönderir ve ilamsız icra takibi bu şekilde başlar. Borçluya düzenlenen ödeme emri tebliğ edildiğinde, eline bu ödeme emri ulaştığında , böyle bir borcunun olmadığına veya bu borcun haklı bir nedene dayanmadığına itiraz edebilmesi için 7 günlük  bir itiraz süresi tanınmıştır. Borçlunun bu süre içinde borca itiraz etmesiyle icra takibi durur. Alacaklı, borçlunun bu itirazını ortadan kaldırana kadar icra takibi durur.

 

Yukarıda detaylı açıkladığımız üzere, icra takibi ihtimamla takip edilmesi gereken bir süreç olduğundan bu konuya ilişkin uzman avukatlarımızdan hukuki destek almanız hak kaybı yaşamanızın önüne geçecektir.

Staj. Av. Ayşe ÖZER

Av. Eylem Beyza ALTUNKAYA

Scroll to Top